İstanbul Havalimanı, dünyanın sayılı havalimanlarında uygulanan üçlü bağımsız pist operasyonu sistemine geçerek havacılık tarihinde önemli bir dönüm noktasına imza atıyor. Yeni operasyon yapısıyla birlikte hava trafiği kapasitesi ve uçuş verimliliği önemli ölçüde artacak.
İstanbul Havalimanı’ndan Küresel Ölçekte Bir Yenilik
2025 yılı itibarıyla İstanbul Havalimanı, üçlü bağımsız pist operasyonuna geçiş sürecini tamamlayarak Avrupa ve Orta Doğu’da bu sistemi uygulayan ilk havalimanı unvanını elde ediyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) koordinasyonunda yürütülen bu büyük dönüşüm, Türkiye’nin küresel havacılık sahnesindeki konumunu daha da güçlendirecek.
Üçlü bağımsız pist sistemi, aynı anda üç farklı uçağın, üç ayrı pist üzerinden bağımsız şekilde iniş veya kalkış yapmasına olanak sağlıyor. Bu operasyon modeli sayesinde İstanbul Havalimanı’nın saatlik uçuş kapasitesi ciddi oranda artacak.
Üçlü Bağımsız Pist Operasyonu Nedir?
Havacılıkta üçlü bağımsız pist operasyonu, üç adet pistin aynı anda, birbirinden tamamen bağımsız biçimde kullanılması anlamına gelir. Bu sistemin en önemli avantajı:
- Aynı anda üç uçağın iniş/kalkış yapabilmesi
- Uçuşlar arasında minimum bekleme süresi
- Yoğun hava trafiğine sahip havalimanlarında kapasite artışı
- Hava trafik kontrol sistemlerinin daha verimli çalışması
İstanbul Havalimanı’nda bu operasyon sistemi pist 16R/34L, 17L/35R ve 17R/35L üzerinden gerçekleştirilecek.
İstanbul Havalimanı’nın Saatlik Kapasitesi Artıyor
Yeni sistemin devreye girmesiyle birlikte İstanbul Havalimanı’nın saatlik iniş-kalkış kapasitesi 80’den 120’ye yükselecek. Bu artış, sadece hava yolu şirketleri için değil, yolcular açısından da çok daha konforlu ve hızlı bir hava yolu deneyimi anlamına geliyor.
Özellikle yaz aylarında ve bayram tatillerinde yaşanan yoğunluk dönemlerinde:
- Uçuş rötarlarının azalması
- Transfer uçuşların daha verimli planlanması
- Hava trafik kontrolünde kesintisiz operasyon
gibi önemli avantajlar sağlanacak.
Avrupa’da Bir İlk: Bölgesel Hava Trafiğine Etkisi Büyük
Üçlü pist operasyonu, Avrupa hava sahasında şu ana kadar yalnızca ABD’deki Atlanta, Dallas ve Denver gibi havalimanlarında uygulanıyordu. İstanbul Havalimanı’nın bu sistemle birlikte Avrupa hava trafiğinde:
- Lider bağlantı merkezi (hub) olma hedefini pekiştireceği
- Uzak doğu – Avrupa – Amerika bağlantılarında transit uçuş sürelerini kısaltacağı
- Avrupa’daki yoğunluk yaşayan havalimanları için alternatif rota merkezi haline geleceği
belirtiliyor.
Teknolojik Altyapı ve Operasyonel Hazırlıklar Tamamlandı
Üçlü bağımsız pist operasyonunun sorunsuz yürütülebilmesi için İstanbul Havalimanı’nda son iki yıldır önemli altyapı çalışmaları yürütüldü. Bu kapsamda:
- Yeni nesil radar ve ILS (Aletli İniş Sistemi) kurulumları tamamlandı
- Hava trafik kontrol kuleleri entegre sistemlerle güncellendi
- Pilot ve hava trafik kontrolörlerine özel eğitimler verildi
- Simülasyon testleri başarıyla sonuçlandırıldı
DHMİ ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) tarafından yapılan açıklamalarda, operasyonun ICAO standartlarına uygun şekilde yürütüleceği vurgulandı.
Havayolları ve Yolcular İçin Ne Değişecek?
Yeni sistemin uygulamaya geçmesiyle birlikte:
- Havayolları daha dakik kalkış ve iniş planlaması yapabilecek
- Yolcular, rötarsız ve zamanında seyahat deneyimi yaşayacak
- Aktarmalı uçuşlarda bekleme süreleri azalacak
- Havalimanı kapasitesi uzun vadede %50’ye yakın artacak
Bu gelişme, Türk Hava Yolları (THY) başta olmak üzere İstanbul’u hub olarak kullanan tüm hava yolu şirketlerine ciddi avantaj sağlayacak.
Küresel Havacılıkta İstanbul’un Stratejik Gücü Artıyor
İstanbul Havalimanı, 2024 yılı sonunda yolcu trafiği bakımından Avrupa’nın en yoğun havalimanı olmuştu. Üçlü pist sisteminin devreye alınmasıyla birlikte bu unvanı kalıcı hale getirmesi bekleniyor. Ayrıca:
- 2025 yılı içinde 85 milyon yolcu hedefi
- 2030 yılına kadar 120 milyon yolcu kapasitesine ulaşma planı
- Yeni terminal ve apron projeleriyle genişleme süreci
aktif biçimde yürütülüyor.